Farklı Yaklaşımın Sembolü

Genç Türkiye logosu Anadolu'nun zengin tarihi boyunca yapılan tarihi bir yolculuğu anlatıyor. Kökleri medeniyet kadar eski bir ağacın dallarında yeni filizlenen bir çiçek.

Made in Türkiye Türkiye'de üretilen ürünleri damgalamak için kullanılan bir sözcük grubundan ziyade bir dönemi sembolize ediyor. Genç cumhuriyet neredeyse sıfırdan bir imalat sanayisi yaratmayı başarınca uzmanlaşma, ticari marka yaratma ve küresel piyasada yerel ürünleri geri kalanlardan ayırt etme gibi ihtiyaçlar ortaya çıktı. Yıllar boyu bu ihtiyaç Made in Türkiye logosuyla karşılandı.

Türkiye'nin ihracat hacmi ve Türk mallarının küresel pazardaki dolaşımı arttıkça Made in Türkiye logosu kendine bir yer edindi ve kimliğini oluşturdu. Bu Türkiye'nin ticari bir marka ülkesi olma yolunda ilk adımıydı. Yıllar geçtikçe Türk ürünleri ve müşterilerden gelen görüşler yavaş yavaş bir farkındalık yarattı ve Made in Türkiye logosunun etrafına bir kimlik kazıdı.

Peki neydi bu kimlik? Made in Türkiye logosu tüm dünyada insanların bilinçaltına ne mesaj gönderiyor, ne anlam ifade ediyor? Reklam Yaratıcıları Derneği eski Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Cahit Işık ve Saffron Marka Danışmanlığı Türkiye Yöneticisi Turgay Adıyaman'ın belirttiği üzere Made in Türkiye logosunun Made in China logosundan daha iyi bir itibarı vardı ve Made in Germany logosuna kıyasla uygun fiyat mesajı veriyordu.

Cahit Işık'ın da belirttiği üzere Made in China ibaresi Çin'in sanayi politikası nedeniyle düşük kalite ve ucuz fiyatla bağdaştırılıyordu. Üstelik Çin küresel itibarını düzeltmek istediğinde önceki ticari markasının olumsuz etkilerinden kaçınmak için logodaki Çin'i Çin Halk Cumhuriyeti'nin baş harfleriyle değiştirerek "PRC Malı" şeklinde yeni bir ticari marka yaratmak zorunda kaldı.

Işık: Made in Türkiye döneminin modası geçmişti. Daha profesyonel ve etkili bir şeye, derin bir içe bakış ve uzun vadeli tahminlerle geliştirilmiş bir şeye geçmenin zamanı gelmişti. Made in Türkiye logosu Türkiye'nin ulusal iletişimine oldukça önemli katkıda bulunmuştu, ancak tam da bu nedenle değişmesi gerekiyordu: Made in Türkiye ile ortaya çıkan güç kendini aşmıştı. Yeni bir şey, Türkiye'nin geldiği bu yeni aşamaya daha uygun bir şey gerekiyordu.

Discover the Potential hareketi bu ihtiyacı karşılayabilecek kapasiteye sahip gibi görünüyor. Bu yüzden de pazarlama ve reklam açısından bakıldığında en önemli şey bu yeni logoyu ve yaklaşımı benimsemek ve bunları bir nevi "Türk Ticaret Bayrağı'na" dönüştürmek. Başarılı bir iletişim yönetimi tekrar ve kalıcılık gerektirir. Bu yüzden de Türkiye'nin bütün ögeleri; medya, iş adamları, devlete bağlı veya devlete bağlı olmayan kuruluşların hepsi görevini yerine getirmeli ve ve logonun 8 deseni "Bütünleşik Pazarlama İletişimi Yönetimine" uygun olarak kullanılmalıdır.

"Made in..." logoları AB'de zorunlu hale gelince Uzak Doğu'da üretilen mallardan daha kaliteli olduğu düşünülen Türk malları avantajlı konuma geldi. AB'de üretilen malların fiyatı daha fazlaydı ve şirketler Uzak Doğu'da çözüm aradıkça olumsuz algı markalar üzerinde kötü bir yan etki yarattı. Bu yüzden de Türk malları yavaş yavaş daha prestijli ve yaygın hale geldi.

Bu arada Made in Türkiye aynı zamanda Avrupa dışındaki bölgelerde de Türkiye'yi temsil etti ve karakter yarattı. "Ulaşılabilir kaliteyle" bağdaştırıldığı için Made in Türkiye, Asya'dan Afrika'ya gelişmekte olan ülkelerde önem kazandı.

Sonuç olarak, Made in Türkiye'in bir geçiş dönemini yansıttığı ve Made in Türkiye döneminin Türkiye'nin yavaş yavaş "gücünü" keşfettiği bir dönem olduğu söylenebilir. Türkiye üretici olarak çıkışını yaptı, kendine yer edindi ve zamanla alanını genişleterek şimdiki prestijli konumuna yol açan bir farkındalık yarattı. Bütün bu süreç "gücü işleme" olarak düşünülebilir. Ancak tıpkı bir bitkinin filizlenme ve yetişkinlik dönemlerinde farklı bakım yöntemlerine ihtiyaç duyması gibi pazarlama ve marka oluşturmada da farklı yaklaşımlar uygulanması gerekmekteydi. Türkiye'nin hikayesi devam ederken giriş bölümünden sonra anlatım biçimi de değişiyor: Discover the Potential. Şimdi Türkiye gücünü dünyaya yeni bir yaklaşımla tanıtıyor ve gücünü kendi "Ülke Markasını" yaratmak için harekete geçiriyor.

Made in Türkiye, Made in China'dan daha kaliteli, Made in Germany'den daha ucuz olarak görülüyordu.

Yeni Logonun Ardında Yatan Hikaye

Yeni Türkiye Logosu pazarlama politikasındaki değişimi sembolize ediyor. Türkiye'yi tanıtmak yerine hikayesini anlatıyor, profilini referanslar üzerine şekillendirmek yerine kendi profilini yaratıyor.